بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

عَمَّ يَتَسَآءَلُونَ ١

Birbirlerine neyi soruyorlar?

– Seyyid Kutub

عَنِ ٱلنَّبَإِ ٱلْعَظِيمِ ٢

O büyük haberi mi?

– Seyyid Kutub

ٱلَّذِى هُمْ فِيهِ مُخْتَلِفُونَ ٣

Ki onlar onda ayrılığa düştüler.

– Seyyid Kutub

كَلَّا سَيَعْلَمُونَ ٤

Hayır yakında bilecekler.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ كَلَّا سَيَعْلَمُونَ ٥

Yine hayır, yakında bilecekler.

– Seyyid Kutub

أَلَمْ نَجْعَلِ ٱلْأَرْضَ مِهَٰدًا ٦

Yeryüzünü bir beşik,

– Seyyid Kutub

وَٱلْجِبَالَ أَوْتَادًا ٧

Dağları da onun için birer direk kıldık.

– Seyyid Kutub

وَخَلَقْنَٰكُمْ أَزْوَٰجًا ٨

Ve sizi çift çift yarattık.

– Seyyid Kutub

وَجَعَلْنَا نَوْمَكُمْ سُبَاتًا ٩

Uykunuzu dinlenme vakti yaptık.

– Seyyid Kutub

وَجَعَلْنَا ٱلَّيْلَ لِبَاسًا ١٠

Geceyi bir örtü yaptık.

– Seyyid Kutub

وَجَعَلْنَا ٱلنَّهَارَ مَعَاشًا ١١

Gündüzü geçiminiz için çalışıp kazanma zamanı yaptık.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu